Düşük seviyeli toksik maruziyetlerin bile yorgunluk, endokrin bozulması ve Parkinson gibi kronik dejeneratif hastalıklar dahil olmak üzere çeşitli kronik sağlık durumlarının gelişimine katkıda bulunduğuna dair ikna edici kanıtlar var. Çevredeki kimyasalların her yerde bulunan doğası göz önüne alındığında, toksikolojinin tek maruz kalma modelinin kuraldan daha fazla istisna olması muhtemeldir. Bu nedenle, klinisyenlerin her bireyin toksikolojik durumunu uygun şekilde değerlendirmek ve ele almak için hem maruziyetleri hem de toplam toksik yükü nasıl değerlendireceklerini öğrenmeleri çok önemlidir.
Bu modülde karaciğer Faz 1 ve Faz 2 biyotransformasyon ve fonksiyonalizasyon yollarıyla ilişkili temel biyokimya ve patofizyolojiyi gözden geçirir, organ sistemi işlev bozukluklarını potansiyel toksik maruziyetlerle ilişkilendirir ve hastalarda toksik maddeye maruz kalma düzeylerini ve sonraki fizyolojik stresleri değerlendirmek için faydalı laboratuvar değerlendirmelerini detaylandırıyoruz. Bu önemli klinik bağlantılar ve çevresel kirliticilerin rolleri netleştirildikten sonra eğiticiler spesifik tedavi yaklaşımlarını detaylandıracaktır. Bu modülde ayrıca, hekimlerin hastalarının toplam toksik yükünü değerlendirebilmelerini, teşhis ve tedavi etmeleri için gerekli araçları etkin bir şekilde sağlamak için vaka tabanlı, entegre bir yaklaşım kullanır.